Saçlarımız bizim aynamızdır. Etrafla etkileşime girdiğimizde, ilk dikkat çeken yerlerimizden biri de saçlarımız olacaktır. Özellikle, kadınların kendilerine en dikkat ettiği noktalardan biri de burasıdır. Saçların parlaklığı, bakımı, rengi, şekli, hepsi insanın yüz ifadesine, duruşuna ve enerjisine doğrudan etki etmektedir. Bu sebeple, şampuan seçerken de gerekli özenin gösterilmesi önerilir. Sizlere bu yazımızın devamında en iyi şampuan seçeneklerini sunacağız.
Peki, hayatımızın vazgeçilmezlerinden biri olan ve saçlarımızı sürekli besleyen şampuan aslında, tam olarak nedir? Gelin, banyomuzun baş köşelerini kaplayan bu ürünleri daha yakından tanıyalım:
Şampuan, Hintçe olan ‘sapo’ (masaj yapma, ovuşturma) sözcüğünün Fransızca’ya ‘shampooing’ şeklinde geçmesiyle maydana gelmiştir. Saç yıkamaya mahsus ürün demektir. Şampuan, saçları temizlemek, canlı kılmak ve saç diplerini güçlendirmek adına üretilmiş sıvı malzemeye denilmektedir.
İngiltere, sömürge altına aldığı Hindistan’daki ‘champo’/ ‘sapo’ gibi malzemeleri görerek, bunlardan şampuanı üretti. Ürettiklerini ülkesinde kullanmaya başladı. Daha sonra, Almanya’daki deterjan üretimiyle, Fransa’daki temizlik malzemelerinin gelişmesiyle, kozmetik sektöründeki yerini aldı. Daha sonra her türlü saç için farklı türevleri üretildi.
[reviews title="En İyi Şampuan Tavsiyeleri"]
Saç türünüz, seçeceğiniz şampuanı da belirleyen en önemli etkendir. Bu yüzden, saçlarınızı iyi tanımanız gerekir. İnce telli midir, kalın telli midir, hangi havalara ve koşullara dayanaksızdır, ne kadar sürede bir dökülür, neye karşı hassastır; kıvırcık mıdır, düz müdür, dalgalı mıdır, bunların hepsini bilmeniz gerekir. Bu konuda, öncelikle bir saç bakım analizi yaptırmanız isabetli olacaktır. Uzmanlardan alacağınız destek neticesinde, kendinize en uygun malzemeleri de seçmeniz kolaylaşabilir.
Kıvırcık saçlar, bakımı oldukça zahmet isteyen türler arasına girerler. Nitekim, banyo yapıldığında, kabarabilirler, elektriklenirler, boya yapılırken oldukça dikkatli takip edilmelidirler. Bu saçların şekle girmesi, toplanması da hayli zordur. Kısa kesim saçlar da görünümleri itibariyle, sürekli ayrı bir bakım isterler, taranmaları da zordur. Kıvırcık saçlar çok sık düzleştirilmemeli, bu saçların genetik yapılarıyla fazla oynanmamalıdır. Çünkü, yapılan her işlem saçların doğasına zarar getirecektir.
Bu yönde, ilgili saçlar için, kabarma yaratmayacak, düzleştirici etkiyi doğal yollarla sağlayacak, kimyasal katkısı az şampuanlar önerilebilir. Kimi doğal yağların bulunduğu ürünler elektriklenmeyi de önleyici niteliktedir.
Kuru ve yıpranmış saçlar, uzun süre bakım görmüşse sönük bir görüntüyle sinirinizi bozabilir. Kimi teller kolayca kırılabilir, dökülebilir. Ayrıca, saçlarda parlaklık kalmaz. Onun yerine, saçlar matlaşır ve sertleşir. Bu yüzden, ilgili saçlar için zeytinyağı katkılı ürünler tercih edilebilir. Nemlendirici etkisi yoğun ürünler önerilebilir.
Saçlarımıza bakım yaparken, onların aynı zamanda sürekli suretle kimyasallara maruz kaldıkları gerçeğini unuturuz. Bu sebeple, saçlara en yoğun kimyasal boyalar aracılığıyla da uygulanmaktadır. Ayrıca, meç attırma, perma yaptırma, fön çektirme vd. gibi işlemler de saçlarda kimi hasarlara sebebiyet verebilir. Bu hasarları yok etmek adına, boyalı ve işlem görmüş saçlar için, özel şampuanlar önerilmektedir. Doğal bitki özlü, işlem görmüş saçlar adına üretilen vd. gibi içerikleri olan ürünler mutlaka tercih edilmelidir.
Saç derisindeki kurumadan ve pullanmadan dolayı, saçlarda kepek oluşur ve insanları rahatsız eder. Beyaz beyaz maddeler omuzlara döküldükçe, bunları gizlemek adına elimizden geleni yaparız. Ayrıca, kepekler kaşıntı da yapar. Burada iki çeşit kepek görülür:
Kuru kepek üstümüze dökülürken, yağlı kepek daha iri taneli olur ve saçlara yapışıp kalır. Saçları olduğundan da yağlı gösterir. Bunu önlemek için, PP vitamin ve selenyum içerikli şampuanları, kepeğe karşı etkili ürünleri kullanmak uygundur.
Saçların yağlanmasının pek çok sebebi bulunmaktadır. Bunların başında, genetik, çevresel faktörler geldiği gibi, beslenme ve yaşam standardı da saçlara etki etmektedir. Saçlar gündelik telaşın handikabında fazlasıyla zarar görmektedirler ve bu yüzden de, kimi zaman derilerden yukarı fışkıran bir yağ üretirler. Bu da, saçları kirli gösterir. Yağlı saçlar insanın özgüvenini de düşürmektedir.
Bu saçlar için, kesinlikle medikal şampuanlar önerilebilir. Ayrıca, ısırganotu katkılı ürünler de saçlardaki yağlanmayı gidermede yardımcı olabilir.
Dökülen saçlar, vücudunuzda herhangi bir durumun sinyalini verecekleri gibi, sizden de yoğun bakım talep etmektedirler. Birçok rahatsızlığın yahut ilaç kullanımının yan etkileri arasında, saç dökülmesi bulunmaktadır. Ayrıca, gerek iklim koşulları, gerek mevsim geçişleri, gerek çevresel ve dönemsel faktörler, gerek yaş, cinsiyet unsurları dökülmeleri etkileyebilir. Bu anlamda, saçın PH dengesini sağlayacak bakım ürünlerine ihtiyaç duyulabilir. Hindistan cevizi yağı içerikli şampuanlar, bitkisel içerikli ürünler kullanılabilir.
Amerikan Dermatoloji Akademisi'ne (AAD) göre, günde 50 ila 100 saç dökülmesi yaygındır. Bundan daha fazlası, olması gerekenden daha fazlasını saç döktüğünüz anlamına gelebilir ve bu da genel olarak saçınızın daha zayıf görünmesine sebep olur. Yaygın saç dökülmesinin aksine, saç seyrelmesi kelliğe neden olmaz. Saçların seyrelmesi tipik olarak yavaş yavaş gerçekleşir, bu da doğru şampuan seçimi ile tersine döndürülebilir.
Mor şampuan, sarı ve gri saçlar için üretilmiş, ileri teknoloji eseri bir üründür. Sarı ve gri saçlar, işlem gördükler için bazen aşırı derecede çiğ görünebilirler yahut aşırı derecede parlayabilirler. İşte, mor şampuan kullanımı, bu saçların içeriğinde bir zıtlık etkisi yaratacağı için, renklerin rahatlıkla yerine oturmasına yardımcı olacaktır. İçinde mor pigmentler bulunan bu ürünler, özellikle böyle iddialı renklerin dengeli kullanılması için tüketilebilirler. Ayrıca, bu arada saçları da beslemeye devam ederler.
Saçlarımız gün boyu her türlü sıkıntıya maruz kalırlar. Egzoz dumanı, kirli hava, rüzgâr, güneş, toz vd. birçok şey onu olumsuz yönde etkiler. Bu anlamda, saçlarda kir birikir. Onunla beraber, kepeklenme, yağlanma, dökülme problemleri de görülebilir. İşte o noktada, şampuan kullanmak saçlarımıza pek çok açıdan yarar sağlayabilir. Yararları aşağıdaki şekilde ifade etmemiz mümkündür:
Şampuan saçımıza birçok açıdan yaradığı gibi, içinde birçok malzeme de ihtiva etmektedir. Bir şampuanın içinde aşağıdaki malzemeler yer almaktadır ve bunlar saçlarımıza etki etmektedir:
Şampuanı ne sıklıkta kullanmalıyım sorusu, saç türlerine göre değişiklik göstermektedir. Fakat, normal bir bireyin şampuan kullanma sıklığı, her banyoya tekabül edecek şekilde, haftada 3 gündür. Bu 3 gün içerisinde, şampuan kullanılabilir. Hatta, şampuanla birlikte, saç kremi, saç bakım yağları da kullanılırsa, gözenekler desteklenebilir.
Şampuan kullanılırken, dikkat edilecek hususlardan biri de miktarıdır. Bu anlamda, köpürsün diye avucunuzun içine iyice sıkmanıza gerek yoktur. Hatta, ne kadar az şampuanla saçlarınızı köpürtür ve saç diplerine masaj yaparsanız, o kadar fazla etki eder ve saçlarınız da kimyasallardan arınmış olur. Bir tatlı kaşığı ölçeğini geçmeyecek incelikte şampuanı saçlarınıza yedirmeniz mümkündür.
Ayrıca, saçlarınızı banyodayken iyice durulamanız gerekmektedir.
Her ürünü alırken, belli kıstaslar dahilinde dikkat etmemiz gereken şeyler vardır. Aynı durum, şampuan alırken de geçerlidir. Bunun için belli başlı seçme kriterleri bulunmaktadır. Bir şampuan alırken göz önünde bulundurmanız gereken kıstaslar şunlardır:
Sülfat, özellikle temizlik sektöründe kullanılan ve maddelerin köpürmesine yol açan bir maddedir. Tam adı, sodyum lauril sülfat şeklinde geçmektedir. Halıları temizlemek adına sıkça başvurulan bir ürün olup, tersine saçlar için ise son derece zararlıdır. Bu sebeple, az köpüren yahut hiç köpürmeyen şampuanların kullanılması size daha uygun olacaktır. Saçlar köpürmediği zaman temizlenmez diye bilinenler efsaneden öte bilgiler değildir. Aksine, saçlar ne kadar az köpürürse ve saç diplerine ne denli fazla masaj yapılırsa, teller de o denli iyi temizlenir. Saçlar daha çok ışıldar. Köpürme işlemi, ürünün içinde bol miktarda kimyasal bulunduğunun göstergesidir.
Ayrıca, kimi saçlarda sülfat tercih edilebilirken; kimi saçlar için bu maddenin olduğu ürünler tercih edilmeyebilir. Örneğin; kıvırcık, işlem görmüş ve yıpranmaya hazır saçlarda kesinlikle kullanılmaması gereken sülfür, yağlı ve kepekli saçlarda belli bir oranı aşmayacak şekilde tercih edilebilir.
Mesleği
YazılımcıKatılım Tarihi
Invalid DateGüvenilir ürün incelemeleri, tarafsız yorumlar. Tüketici görüşlerini yayınlıyor, bilinçli seçimlere rehberlik ediyoruz.
